pbt2

pbt2

türkiye’de kumar yargı yetkisi belgesi zorunlu mu 4

Serkan Ağar Türkiye Futbol Federasyonu TÜRK İDARE HUKUKU SİTESİ Bu konudaki tek ölçüt; fiilin askeri terbiyeyi bozması ve hiçbir yaptırım içeren kanun maddelerine uymamasıdır. Disiplin amirleri, mahiyetinin herhangi bir hareketini askeri terbiyeyi ve disiplini bozduğu gerekçesiyle disiplin tecavüzü olarak nitelendirip cezalandırabilmektedir. Amirler verilen geniş takdir yetkisi karşısında disiplin cezalarına karşı yargı yolunun kapalı olması,  personelin haksız yere cezalandırılmaları durumunda hak arama yolunu kapatmaktadır. Kanada’da piyango ve at yarışı dışında sanal ortamda oynanan kumar ve bahsi suç olarak nitelendirmektedir. Bu düzenlemenin istisnası ise bir hayır ve yardım maksadı ile , gösteri amaçlı veyahut çok azda olsa bireysel amaçlı bahislere izin vermektedir. Ayrıca bu ülkede sanal ortamda oynatılacak olan bahis ve kumar paribahis için lisans verilmemektedir. Bununda ötesine bilgisayar operatörlerini de yönetim kısıtlamalar getirmektedir. Eğer dekont mevcut değilse icra mahkemesinden ödemenin yapıldığına dair bir belge istenebilir ve bu belge, banka müdürlüğüne iletilebilir. Hesap blokesi, yasal süreci başlamış olan borçlar için yapılan bir uygulamadır. Kurumlar ya da kişilere olan vadesi gelmiş borçların tahsil edilememesi durumunda ortaya çıkabilen bu süreç, borç miktarı dikkate alınarak resmî talepler doğrultusunda gerçekleşir. Bloke edilen miktar, hesap sahibi tarafından kullanılamaz; bu hesaptan havale ya da EFT yapılamaz. İcra daireleri ya da savcılıklar tarafından verilen emirle başlatılan blokeler, mahkeme kararı ile işleme alınır. Görünen o ki, kamuoyunda tartışmaya açılmayan her düzenleme eksiklikleri de beraberinde getirecektir. Burada sınırlı olarak uygulama alanı bulan, yani katalog suçlarla sınırlı olarak uygulanacak olan bu yeni usul, amaçladığı gibi ceza mahkemelerin yoğun iş yükünün hafifletilmesi konusuna bir rahatlama getirip getirmeyeceği şimdilik belirsizdir. Hiçbir suç önemsiz değildir, sadece bazı suçlar daha az cezayı öngörür veya toplumsal düzende daha az kınanır. Bu da “aynı kanuni düzenlemelere tabi olan suçlar içerisinde daha az önemsiz olduğu söylenen suçların yargılanmasında ve cezalandırılmasında ayrı bir usulün uygulanacağı” anlamına gelmemektedir. Suç, seri muhakeme usulü kapsamında olsa bile Türk Ceza Kanunu’nda yer alan; yaş küçüklüğü (TCK.m.31), akıl hastalığı (TCK.m.32) veya sağır ve dilsizlik (TCK.m.33) hâllerinde bu usul uygulanmayacaktır (CMK.m.250/12, CMSM.yön.7/1). Ayrıca çimento fabrikası, elektrik santrali gibi birinci sınıf gayrisıhhi müesseselerde “sorumlu müdür” çalıştırılması zorunludur. Kurul, FIFA’dan dört delege ve Federasyonlar’dan dört delege olmak üzere toplam sekiz üyeden müteşekkildir[15]. “IFAB, Oyun Kuralları’nı (Laws of the Game) değiştirmeye, kaldırmaya ya da yeni kurallar vazetmeye tek yetkili kuruluştur[16].” Uluslararası karşılaşmalar, konfederasyonların (örn. Avrupa Şampiyonlar Ligi, UEFA Kupası, Avrupa Futbol Şampiyonası) ya da FIFA’nın (örn. Olimpiyat Oyunları Futbol Turnuvası, Dünya Kupası, Konfederasyon Kupası) denetimi altında yapılmaktadır. Kentlerde her zaman popüler bir spor dalı olmakla birlikte, ülkemizde futbola gösterilen ilgi geçtiğimiz son yirmi yıl içerisinde iyice artmış ve Türkiye’nin neredeyse “tek ve gerçek milli sporu” haline gelmiştir. Hatta Türkiye’nin ezeli ve ebedi “popstarı”nın futbol olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Bu ilginin nedenleri arasında ilk akla gelenler, profesyonel futbolun televizyon sayesinde ticari bir kitle eğlencesine dönüşmesi ve buna Türk futbol takımlarının ve milli takımın uluslararası karşılaşmalardaki başarısının eşlik etmesidir. AYİM,  görev  alanına  giren  konularda  menfaatleri  ihlal  edilenler  tarafından  açılacak  iptal  davalarını  ve  hakları  ihlal  edilenler  tarafından  açılacak  tam  yargı  davalarını  doğrudan  doğruya  ve  kesin  olarak  karara  bağlar. Ancak bu bentte memurların kurum dışı faaliyetleri de dikkate alınmıştır. Hatta bu farklılık disiplin cezalarının, fiillerin ağırlık derecesine bağlı olarak hafiften ağıra doğru farklı şekillerde düzenlenmesinin yanında, ceza türlerinin kurumdan kuruma değişmesine, daha da ötesi aynı fiile kurumdan kuruma farklı ceza öngörülmesi şeklinde karşımıza çıkmaktadır[233]. Maddesinde de belirtildiği gibi, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını, görev içindeki ve görev dışındaki davranışlarıy­la göstermek zorundadırlar[174]. “Koşullar” tnt.com üzerinde zaman zaman güncellenen haliyle bu taşıma kural ve koşullarını ifade eder. “Ticari Teslim” (a) evler veya özel konutlar, (b) bir ticari faaliyetin evden veya Gönderenin konut olarak belirlediği bir yerden gerçekleştirildiği konumlar ve (c) B2C Gönderileri hariç olmak üzere, ticari veya işletme tesislerine yapılan teslimatları ifade eder. “İş Günü” menşe ülke, topraklar veya bölgedeki ya da varış yeri ülkesi veya bölgesindeki işletmelerin faaliyete açık olduğu herhangi bir günü ifade eder. İş günleri ve tatiller ülkeye, topraklara veya bölgeye göre değişebilir. Bu konuda etkilenebilecek teslimat taahhütleri için TNT ile temasa geçiniz. “B2C Gönderileri” bir ticari Gönderen (profesyonel amaçlarla hareket eden) ve bir bireysel tüketici-Alıcı (profesyonel amaçları dışında hareket eden) arasındaki ticari bir işlem uyarınca yapılan Gönderileri ifade eder. 1.6 Bu Koşullarda, TNT’nin tüm kararları yalnızca TNT’nin takdirine bağlı olarak alınır. 1.5 Hizmetler TNT tarafından zaman zaman değiştirilebilir veya askıya alınabilir. Söz konusu değişiklik veya askıya alma işlemleri TNT’ye o tarihten sonra sunulan Gönderiler için geçerlidir. Mevcut Hizmetlerin ayrıntılarına tnt.com üzerinden ulaşılabilir. [133]    Daha önce, A Milli Futbol Takımı eski teknik direktörü Şenol Güneş’e ödenecek tazminatın “kanun yararına bozulması” yolu ile Adalet Bakanı’nın yaptığı başvuru, Yargıtay tarafından reddedilmişti. [72] Türk milli futbol takımı, ilk maçını, Cumhuriyetin ilanından üç gün önce İstanbul’da Taksim Stadı’nda yapmış ve Romanya ile 2-2 berabere kalmıştır. Disiplin tecavüzlerinde disiplin amiri disiplin cezası verip vermemekte tamamen serbesttir. Disiplin suçlarında da savunmayı yeterli gördüğü takdirde ceza vermeyebilir. İşte bu gibi durumlarda savunma istek yazıları ile ilgilinin savunması özlük dosyasında muhafaza edilmektedir. Her ne kadar ceza verilmemiş olsa da kişiler bu yazıların menfaatlerini etkileyebileceği endişesiyle özlük dosyalarından çıkarılmasını istemektedirler. Taleplerinin reddedilmesi durumunda ise dava yoluna başvurmaktadırlar. 1602 sayılı Kanunun “Dava Açma Süresi” başlığını taşıyan 40. Maddesinde; “…Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde dava açma süresi her çeşit işlemlerde yazılı bildirim tarihinden itibaren kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde 60 gündür. Adresleri belli olmayanlara özel kanunlardaki hükümlere göre ilan yolu ile bildirim yapılan hallerde; özel kanunda aksine hüküm bulunmadıkça ilan tarihinden itibaren onbeş gün sonra başlar…” hükmü yer almaktadır.

pbt2

türkiye’de kumar yargı yetkisi belgesi örneği 4

Bölünmüş Hükümet Olgusu ve Türkiye Örneği Abdulkadir SAKA Kitap 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu m.91/3’de toplu suçlarda gözaltı süresi; ana süre 24 saat ve uzatması da her defasında 1 günü geçmemek kaydıyla 3 gün, yani 4 gün olarak belirlenmiştir\. Canlı oyun odalarında gerçek zamanlı olarak diğer oyuncularla mücadele et. paribahis\. Bu süreye; şüphelinin, yakalama yerine en yakın hakime veya mahkemeye gönderilmesi için gerek duyulan azami 12 saat süre de eklenmelidir (CMK m.91/1’in son cümlesi). İşlendiği iddia edilen bir veya birkaç suç ile ilgili başlatılan soruşturmada şüpheli sayısının bir veya iki olduğu durumda ise gözaltı süresi 24 saattir (CMK m.91/1). FETÖ/PDY’nin gizli haberleşme ağı olarak kabul edilen ve mahkumiyet kararlarında yegane veya belirleyici delil niteliği taşıyan ByLock haberleşme sistemine dayalı mahkumiyet kararlarına karşı Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuruların sonuçları ve özellikle gerekçeli kararları beklenmekte idi. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, ByLock’a dayalı mahkumiyet kararlarının hak ihlaline sebebiyet verdiği iddiasıyla yapılan başvurular hakkında kararını verdi. Genel Kurul; Esra Saraç Arslan’ın başvurusu yönünden dürüst yargılanma hakkının ihlaline, Özlem Yıldırım’ın başvurusu hakkında ise açıkça dayanaktan yoksunluk nedeniyle kabul edilemezlik kararı verdi. Bu arada; İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Genel Kurulu da ByLock’un mahkumiyet kararında delil olarak kullanıldığı Yüksel Yalçınkaya başvurusunun duruşmasını yaptı ve dosyayı karar için incelemeye aldı. Cezaların infazında koşullu salıverilme yasağı öngören hallerden bir kısmı, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu m.17/2’de düzenlenmiştir. Bu hükme göre; “Tutuklu veya hükümlü iken firar veya ayaklanma suçundan mahkum edilmiş bulunanlar ile disiplin cezası olarak üç defa hücre hapsi cezası almış olanlar, bu disiplin cezaları kaldırılmış olsa bile şartla salıverilmeden yararlanamazlar”. Elbette bu hükmün tatbiki için; hükümlünün, 3713 sayılı Kanun kapsamına giren bir suçtan mahkumiyeti bulunması gerekir. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da, sadece disiplin cezasına bağlı olarak bu şekilde bir koşullu salıverilme yasağı öngörülmemiştir. Maddesinde kamu davasına katılma hakkına sahip olan kişiler düzenlenmiştir. Denetleme, vali ve kaymakamların görevlendirdiği memur veya memurlar aracılığı ile yapıldığı takdirde görevden uzaklaştırma, memurun veya memurların önerisi üzerine vali ve kaymakamın onayı ile olur. Görevden uzaklaştırma kararı ve gerekçesi, ilgili valilikçe, Cumhuriyet savcılığına en geç üç gün içinde bildirilir. Aşağıda, kamuya ait malvarlığının siyasi partiler ve adaylar lehine seçimlerde kullanılmasına ilişkin kurallar, yasaklar ve cezalar yer almaktadır. Bunların yeterli olup olmadığı ayrı tartışma konusu olmakla birlikte, herkes tarafından uyulması ve uymayanlar hakkında öngörülen yaptırımların tatbik edilmesi gerektiği tartışmasızdır. En önemli sorun da; 298 Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un “Dava süresi” başlıklı 180. Maddesinin ilk cümlesinde yer alan, “Seçim suçlarından doğan kamu davası, seçimin bittiği tarihten itibaren altı ay içinde açılmadığı takdirde kovuşturma yapılamaz.” hükmünden kaynaklanmaktadır. Çünkü bu hükümde, bir seçim suçu ile ilgili soruşturmanın başlatılıp kamu davası aşamasına geçilmesi için öngörülen süre altı aydır. Bu sürenin çok kısa olduğu ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nda soruşturma ile ilgili süre kısıtlaması olmadığından bahisle, maddi hakikate ve adalete ulaşılması amacıyla seçim suçlarında da altı aylık sürenin kaldırılması ve en az iki yıl olarak değiştirilmesi isabetli olacaktır. Adli kontrol müessesi 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) m.109 ila m.115’de düzenlenmiştir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez”. Bu konuda “Kişinin Tarafı Olduğu Konuşmayı Rızasız Kaydetmesi” başlığı altında daha önce bir yazı yazmıştık. (1) Üst Kuruldan yayın lisansı almadan veya yayınları Üst Kurul tarafından geçici olarak durdurulmasına ya da yayın lisansı iptal edilmesine rağmen yayın yapan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürü, bir yıldan iki yıla kadar hapis ve bin günden beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu kartlara sayısal sertifikaları yazma yetkisi Daire Başkanlığındadır. (2) Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlilerimarifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür. Bu nedenle, mağdurun cebir veya tehdit yoluyla malı teslime ya da karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde suç oluşacak (m.148/1) ve fail gerçekleştirdiği cebirden veya tehditten dolayı ayrıca cezalandırılmayacaktır. (9) Bu maddede belirlenen esas ve usuller dışında hiç kimse, bir başkasının telekomünikasyon yoluyla iletişiminidinleyemez ve kayda alamaz. Bu nedenle; aşağıda özellikle 2313 sayılı Kanun m.23/5’de tanımlanan kenevir ekimi, 3298 sayılı Kanun m.4 ve TCK m.188 kapsamında içtima ilişkisine değinmekteyiz. Günümüz teknolojisinin gelişmesi ile birlikte, kişilerin özel hayatlarının ve haberleşme hürriyeti kapsamında haberleşmelerinin gizliliğinin korunması ihtiyacı oluşmuştur. İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi m.8’de “Özel ve aile hayatına saygı hakkı”, Anayasa m.20’de “Özel hayatın gizliliği” ve m.22’de “Haberleşme hürriyeti” güvence altına alınmış, kişilik haklarına yapılabilecek müdahalelerin sınırının belirlenmesi öngörülmüştür. Bu amaçla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar” başlıklı dokuzuncu bölümünde yer alan suçlar düzenlenmiştir. Madde 10 – Asıl üyeliğe kabul edilenler, kararın kendilerine taahhütlü mektupla bildirimin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar Genel Kurul tarafından belirlenmiş giriş ve yürürlükteki üye ödentisini yatırarak kayıtlarını yaptırmak zorundadır. Bu süre içinde gerekli işlemleri yaptırmayan ya da geçerli bir özür bildirmeyen adayların asıl üyelikleri kendiliğinden düşer. Asıl üyeler, işyeri ve oturma adresleri ile sosyal durumlarındaki değişiklikleri 30 gün içinde Cemiyet Genel Sekreterliğine yazılı olarak bildirmekle yükümlüdürler. Bildirmezlerse, her türlü tebligat için üye kayıt defterindeki bilgilerin esas alınacağını kabul etmiş sayılırlar. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından verilen idari para cezalarına karşı dava açmadan önce SGK bünyesinde bulunan İdari Para Cezasına İtiraz Komisyonuna başvurulması gerekmektedir. Bu başvuru olumsuz sonuçlanırsa bu durumda ret kararının tebliği tarihinden itibaren 30 gün içinde İdare Mahkemeleri nezdinde iptal davası açılması gerekmektedir. Bu süreçte en önemli husus olan, yargı yolu ile ilgili hükümlerin içeriği, Anayasa ile çelişmesi, mahkeme kararlarıyla birlikte irdelenmiştir. Kanunun kabahat saydığı, kanunen taşınması yasak olmayan (ruhsatlı) silahın umuma açık yerlerde gösterilerek taşınmasıdır. Ruhsatsız silahlar zaten bu kanun kapsamında olmayıp, TCK ve 6136 sayılı kanun kapsamındadır. Hatta, suçun unsurları, kanunilik ilkesine göre ele alınırsa kanunen yasak olan silahı göstererek taşımak bu suçu oluşturmaz. Bu hükme göre araç veya mütemmimlerini bırakma fiili cezalandırılmış olup, belediyelerce bu araç-gereç için toplama yeri ve takvimi öngörülmemiştir. Bu haliyle yasanın eksik olup, “belediyenin ilan ettiği yerler dışında” bırakanlara ceza verilmeli ve belediyeye de görev yüklenmeliydi. Olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile 15 inci maddedeki ilkeler doğrultusunda temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya geçici olarak durdurulacağı, hangi hükümlerin uygulanacağı ve işlemlerin nasıl